ELEKTRİKLİ Mİ ? BENZİNLİ Mİ ?
Elektrikli Araçlar istenilen devrimi bir gün gerçekleştirebilecek mi? Rakamlar ve gidişat oldukça iyi yönde. Kim bilir belki bir gün aracımızın şarjı biter!!!
08.02.2013 tarihli yazı 12794 kez okunmuştur.
Günümüz dünyasında otomobiller hayatımızı kolaylaştıran araçlar olarak çok önemli bir yer tutmaktadırlar.Bu araçları da maddi bir yükümlülüğü olmadan hayatımıza en kolay nasıl entegre edebiliriz sorusunu da yıllardır sormaktayız. Ne de olsa araca bir gün , yakıta her gün para veriyoruz.Teknoloji ilerledikçe de nasıl tasarruf yapabiliriz sorusuna da cevap aramak kolaylaşıyor haliyle.
Çevremizde gördüğümüz araçların çoğu da daha doğrusu araç sahipleri de , düşük ilk alım maliyetleri , düşük bakım-onarım maliyetleri , kaliteli benzin bulabilme imkanı , güçlü motorlar vb. avantajları dolayısıyla benzini tercih etmektedirler. Ne kadar , mazot , Likit Petrol Gazı(LPG) , biyoyakıtlar , biyoetanol , biyodizel , hibrid , hidrojen , güneş enerjisi ve elektrik gibi yakıt türleri bulunsada. TÜİK verilerine göre Türkiye ‘de 2012 yılının ilk 6 ayında , trafikte bulunan 8 Milyon 400 Bin araçtan yüzde %35,6 sı benzinli olarak görülüyor. Dünyada ise durum daha karışık bir hal almış durumda. 2008 yılı itibari ile dünyanın en büyük petrol tüketicisi konumundaki ABD de ise günlük petrol ihtiyacı 20 21 Milyon varili bulmaktadır ve giderek de artmaktadır.
Tüm bu verilere dayanarak dünya yeni bir yakıt türü arayışı icine girmiştir. Çok da uzak olmadığı elektrik yanıbaşında duruyorken , 1970 1980 deki enerji krizlerinden beri zaten uğraşmakta olduğu bu türe kendisini daha yakın hissetmiştir. Türkiye yi düşünecek olursak bu konuda ;
Türkiye petrolde tamamen dışarıya bağımlı. Elektrikte dışarı bağımlılık da, ithal kömüre dayalı termik santrallerden ve doğalgaz çevrim santrallerinden dolayı bir miktar var. Ancak, bu bağımlılık yüzde 50 mertebesinde. Türkiye nükleer santrale sahip olursa, bu oran çok daha azalacak. Bu durumda elektrikli ve hibrid araçlar, çevre kirliliği, enerjinin güvenliğini ve ülke kaynaklarının içeride üretilmesi açısından çok ekonomik ve yararlı hale gelecekler.
Çevremizde gördüğümüz araçların çoğu da daha doğrusu araç sahipleri de , düşük ilk alım maliyetleri , düşük bakım-onarım maliyetleri , kaliteli benzin bulabilme imkanı , güçlü motorlar vb. avantajları dolayısıyla benzini tercih etmektedirler. Ne kadar , mazot , Likit Petrol Gazı(LPG) , biyoyakıtlar , biyoetanol , biyodizel , hibrid , hidrojen , güneş enerjisi ve elektrik gibi yakıt türleri bulunsada. TÜİK verilerine göre Türkiye ‘de 2012 yılının ilk 6 ayında , trafikte bulunan 8 Milyon 400 Bin araçtan yüzde %35,6 sı benzinli olarak görülüyor. Dünyada ise durum daha karışık bir hal almış durumda. 2008 yılı itibari ile dünyanın en büyük petrol tüketicisi konumundaki ABD de ise günlük petrol ihtiyacı 20 21 Milyon varili bulmaktadır ve giderek de artmaktadır.
Tüm bu verilere dayanarak dünya yeni bir yakıt türü arayışı icine girmiştir. Çok da uzak olmadığı elektrik yanıbaşında duruyorken , 1970 1980 deki enerji krizlerinden beri zaten uğraşmakta olduğu bu türe kendisini daha yakın hissetmiştir. Türkiye yi düşünecek olursak bu konuda ;
Türkiye petrolde tamamen dışarıya bağımlı. Elektrikte dışarı bağımlılık da, ithal kömüre dayalı termik santrallerden ve doğalgaz çevrim santrallerinden dolayı bir miktar var. Ancak, bu bağımlılık yüzde 50 mertebesinde. Türkiye nükleer santrale sahip olursa, bu oran çok daha azalacak. Bu durumda elektrikli ve hibrid araçlar, çevre kirliliği, enerjinin güvenliğini ve ülke kaynaklarının içeride üretilmesi açısından çok ekonomik ve yararlı hale gelecekler.
Evlerde ve işyerlerinde şarj istasyonları kuran AeroVironment adlı şirketten Kristen Helsel elektrikli otomobil teknolojisinin yaygınlaştığını söylüyor: “Gitmediğimiz yer kalmadı. Avustralya’dan Avrupa’ya, Kanada’dan Brezilya’ya, Büyük Okyanus’un bir ucundan diğerine, Hindistan’a kadar. Bu bölgelerde elektrikli otomobillere yoğun ilgi var.”
Yeni araçların elektrik motorlarını çalıştırmak için çevreye zararı olmayan hidrojen yakıt pilleri üzerinde de araştırma ve testler yapılıyor.
Leslie Kendall’a göre elektrikli araçlar, artan yakıt fiyatları karşısında tüketicilerin gereksinimlerini karşılayabilir: “Birçok kişi yenilenebilir enerjiyle çalışan, havayı kirletmeyen, daha az zahmetli ve kullanımı daha rahat araçları tercih ediyor. Araçlarının daha sessiz ve sorunsuz çalışmasını istiyorlar.”
Yeni araçların elektrik motorlarını çalıştırmak için çevreye zararı olmayan hidrojen yakıt pilleri üzerinde de araştırma ve testler yapılıyor.
Leslie Kendall’a göre elektrikli araçlar, artan yakıt fiyatları karşısında tüketicilerin gereksinimlerini karşılayabilir: “Birçok kişi yenilenebilir enerjiyle çalışan, havayı kirletmeyen, daha az zahmetli ve kullanımı daha rahat araçları tercih ediyor. Araçlarının daha sessiz ve sorunsuz çalışmasını istiyorlar.”
Berk Yaşar
YORUMLAR
ANKET
- Dünyanın En Görkemli 10 Güneş Tarlası
- Dünyanın En Büyük 10 Makinesi
- 2020’nin En İyi 10 Kişisel Robotu
- Programlamaya Erken Yaşta Başlayan 7 Ünlü Bilgisayar Programcısı
- Üretimin Geleceğinde Etkili Olacak 10 Beceri
- Olağan Üstü Tasarıma Sahip 5 Köprü
- Dünyanın En İyi Bilim ve Teknoloji Müzeleri
- En İyi 5 Tıbbi Robot
- Dünyanın En Zengin 10 Mühendisi
- Üretim için 6 Fabrikasyon İşlemi
- DrivePro Yaşam Döngüsü Hizmetleri
- Batarya Testinin Temelleri
- Enerji Yönetiminde Ölçümün Rolü: Verimliliğe Giden Yol
- HVAC Sistemlerinde Kullanılan EC Fan, Sürücü ve EC+ Fan Teknolojisi
- Su İşleme, Dağıtım ve Atık Su Yönetim Tesislerinde Sürücü Kullanımı
- Röle ve Trafo Merkezi Testlerinin Temelleri | Webinar
- Chint Elektrik Temel DIN Ray Ürünleri Tanıtımı
- Sigma Termik Manyetik Şalterler ile Elektrik Devrelerinde Koruma
- Elektrik Panoları ve Üretim Teknikleri
- Teknik Servis | Megger Türkiye
Aktif etkinlik bulunmamaktadır.