Bunlar süspansiyon ve birikimdir. Süspansiyon yönteminde havası boşaltılmış tüpün içine konulan kimyasallar, örnek olarak bir “s” atomunu veya molekülünü yüksek hızlı tepkimelerle bombalayarak çapın azaltılması sağlanır. Birikim yönteminde ise nanoteli plastik ya da cam bulunan iletken olmayan maddelerle kaplarlar ve asma kulesi gibi bir alete koyarak, örneğin optik liflerin üretilmesi sağlanır. Aslında bu yapılar çipler üretilirken onlarla beraber oluşturulurlar.

 

►İlginizi Çekebilir: Türkiye'de Bir İlk| Çip Fabrikası
 

Alternatif olarak, nanoteller yanal boyutu onlarca nanometre veya daha az kısıtlı ve kısıtsız uzunlamasına bir boyutu olan yapılar olarak tanımlanabilir. Nano ölçeklerde, kuantum mekanik etkisi önemli olduğundan bu teller "kuantum telleri" olarakta adlandırlır. Genellikle nanoteller oluşturulurken birçok farklı türde bileşik veya element kullanılılabilir.
 

Metalik için örneğin Ni, Pt, Au, yarı iletkenler için örneğin InP, Si, GaN, iletkenliği olmayan yani yalıtkanlar için örneğin, SiO2,TiO2 olmak üzere, bu sayı artırılabilir.

Nanoteller ile çalışırken nanotellerin boyutu gereği mecburen kuantum mekaniği dünyasına giriş yaparsınız. Bu da kuantum mekaniğini bilen biri için bile zorludur. Normalde bir elektron yalıtkandan geçemez. Fakat yalıtkan yeterince ince olursa elektron bir taraftan diğer tarafa geçebilir. Bunun ismi elektron tünelleme ya da diğer bir ismi kuantum tünellemedir. Burada yalıtkanın ince olmasını sağlayan teknoloji nanotel teknolojisidir. Nanotellerin belki de en belirgin özelliklerden biride balistik iletken adı verilen bir iletkenlik çeşididir.



Normal iletkenlerde elektron, iletkenin içinde hareket ederken iletken malzemenin içindeki atomlarla çarpışarak ısı açığa çıkarırlar. Fakat balistik iletkenliğe sahip nanotellerin üzerinden akan elektronlar malzemede bir çarpışma meydana getirmez. Bu da sisteme yüksek verimlilik katacaktır ve ısı oluşturmadan sistemin kararlı çalışmasını sağlayacaktır.
 

Nanotellerin en çok kullanıldığı alan elektroniktir. Çipler içindeki transistör sayısını artırdıkça mecburen bu transistörler arasındaki bağlantılarıda artırmalısınız ve transistörleri daha da artıracaksanız. Bunu ancak nano boyutlardan daha da aşağıya inerek yapabilirsiniz. Bundan dolayı nanoteller yaygın bir şekilde bu alanda kullanılmaktadır. Ayrıca son yıllarda bu teknoloji kuantum bilgisayar üzerinde de kullanılmaya başlandı. Hollanda'daki araştırmacılar nanotellerin dışına indiyum arsenit ve onlara bağlı alüminyum elektrotlar ile sıcaklığı mutlak sıfıra yaklaştırarak süperiletkenliği sağladılar. Bu da bize nanotellerin büyük bir potansiyele sahip olduğunu gözler önüne sermektedir.

Tıp alanında ise nanorobotlar icat edilmeye çalışılıyor. Kanser gibi hastalıklarda, nanoteller önemli bir role sahip olabilir. Enerji alanında ise piezoelektrik etkiler kullanılarak nano ölçekli nanojeneratörler üretilmeye çalışılıyor. Aynı zamanda bilim insanları koaksiyel nanoteller üzerine çalışarak ileride büyük bir enerji tasarrufu vaad ediyorlar. Eğer nanotel teknolojisi büyümeye devam ederse ileride gerçekten nano dünyada sıradışı teknolojiler ve hayatımızı etkileyecek buluşlar bulunabilir. Bunları hep birlikte zamanla göreceğiz.