Enerji Talebi ile Koronavirüs İlişkisi |
Özel Dosya

Koronavirüs hepimizin bildiği gibi tüm sektörleri etkiliyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) bu süreçte dünya enerji talebinin nasıl değiştiğini açıklayan bir rapor hazırladı. Gelin bu raporda bulunan önemli 5 grafiği birlikte inceleyelim.

A- A+

13.07.2020 tarihli yazı 9701 kez okunmuştur.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), nisan ayında koronavirüs salgınının enerji sektörünü nasıl etkilediğine dair bir rapor yayınladı. Karantina sürecinden ve ekonomik çöküş nedeniyle enerji talebinin 2020 yılında %6 oranında küçüleceğini belirten IEA, bu oranın 70 yılda yıllık bazda en büyük düşüş yüzdesi olduğunu da belirtti. Mutlak enerji talebine bakıldığında ise bu yıl insanlık tarihindeki en büyük düşüşü göreceğiz gibi duruyor.

Salgın ve karantina süreci fosil yakıtlara olan talebi de azaltmış durumda. Hâlihazırda üreticiler yenilenebilir enerjiye yönelimlerini artırmış durumda. Fosil yakıtlara olan talebin azalması sonucu karbon emisyonlarının yüzde 8'lik bir azalma görmesi muhtemel. Bu, dünyanın şimdiye kadar gördüğü en büyük yıllık düşüş olacak. Bu durumun oluşturduğu sıcaklık değerleri kontrol altına alınırsa küresel ısınmayı geciktirmek için önemli bir adım atılmış olacak.

Yayınlanan rapor oldukça detaylı bir şekilde enerji sektörünün nasıl etkilendiğini grafiklerle birlikte anlatıyor. En önemli 5 grafiği birlikte inceleyelim.

Dünya Enerji Talebinin Yarısı Etkilendi

Grafik Çin’de gerçekleşen ilk karantina dönemlerinden itibaren başlıyor. Görüldüğü üzere yılın başındaki %5’lik bir düşüş sadece Çin’in karantina sürecine geçmesiyle ortaya çıktı. Ancak virüs yayılmaya devam ettikçe bu oran çok hızlı bir şekilde arttı ve artmaya devam ediyor. Enerji talebi, nisan ayının sonunda %52’lik bir düşüşe ulaştı.

Şekil 1: Karantina Süreçlerindeki Enerji Talebi Düşüşü

► İlginizi Çekebilir: Elektrikli Yüz Maskeleri Koronavirüsü Öldürüyor mu

Tarihteki Büyük Olaylardaki Enerji Talebi Düşüşleri

2008 küresel ekonomik krizi, dünya enerji piyasalarının yaşadığı en son düşüş olma özelliğini koronavirüs salgınına kaptırdı. Bu yıl küresel enerji talebindeki düşüşün, o zaman 2008’deki krizin yedi kat daha büyük olması bekleniyor. Ancak koronavirüsün ortaya çıkardığı düşüş, 20. yüzyıldaki savaş ve hastalığa bağlı düşüşlere kıyasla küçük. Ancak grafikte, İspanyol Gribi ve Büyük Buhran dönemlerinden sonra talebin büyük ölçüde toparlanabileceğini de görebiliyoruz.

Şekil 2: Tarihi Olaylarda Meydana Gelen Enerji Talebi Düşüşleri

Tüm Kaynaklar Aynı Şekilde Etkilenmedi

Görüldüğü üzere kömür ve petrol salgın sürecinden en çok etkilenen kaynak türleri. Kömürdeki bu büyük düşüşü, salgından oldukça fazla etkilenen ve kömüre ihtiyacı olan Çin ve Hindistan gibi ülkeler oluşturuyor. Benzin ve nükleer yakıtlar da bu durumdan olumsuz etkilenirken, yenilenebilir enerji olumlu etkilenen tek sektör. Yenilenebilir enerji gittikçe daha ucuz ve yaygın bir hale geliyor.

Şekil 3: Çeşitli Kaynakların Öngörülen Değişimleri

Karbon Emisyonunun Tarihi Düşüşü

Karbon emisyonunun insanlık tarihinin en büyük düşüşünü yaşayacağı öngörülüyor. 2008’deki krizin tam 6 katı olması bekleniyor.

Şekil 4: Karbon Emisyonunun Tarihteki Değişimi

Teknoloji geliştikçe üretim artıyor. Dolayısıyla karbon emisyonu ve çeşitli emisyonların oranı geçtiğimiz yüzyılda oldukça fazla arttı. 2020 yılındaki bu düşüş çok büyük bir düşüş olsa da son 120 yıllık artışa göre oldukça etkisiz kalıyor. Dünyanın geleceği için karbon emisyonunu ve çeşitli etkenleri kontrol altına almamız gerekiyor.