İzmir'de İmbat artık boşa esmeyecek

Türkiye'de, rüzgar enerjisinin büyük bölümünü üreten 3 ilden biri olan İzmir'de, Çeşme Yarımadası'nda lisanslı ve inşa halinde olan tesislerin üretime geçmesinin ardından, rüzgar tarlalarında üretilen enerji miktarının 3 katına çıkması planlanıyor.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) ve Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) verilerinden derlenen bilgiye göre, yenilenebilir ve temiz enerji kaynağı rüzgardan yararlanmak amacıyla kurulan rüzgar tarlalarının yarısından fazlası, Balıkesir, İzmir ve Manisa'da tesis edilmiş durumda.

Türkiye'ye kurulu olan rüzgar türbinlerinden oluşan rüzgar tarlaları, Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinde yoğunlaşıyor. Toplam 1.648 megavatlık kurulu gücü bulunan Türkiye'nin rüzgardan en çok faydalandığı il ise Balıkesir.

Ağırlıklı Bandırma ilçesinde kurulu bulunan Balıkesir'de rüzgar tarlalarındaki 198 türbini, yaklaşık 450 megavatlık kurulu güce sahip. Marmara Bölgesi'nin rüzgar potansiyeli yüksek diğer ili ise Çanakkale. Çanakkale'de 106 türbin, 128,8 megavatlık kurulu güçle hizmet veriyor.

Balıkesir-Çanakkale ile birlikte İzmir-Manisa hattı, Türkiye'nin rüzgar potansiyeli en yüksek bölgesi olarak dikkati çekiyor. Manisa'da 182 türbin, yaklaşık 240 megavatlık kurulu güçteki rüzgar santralleri devrede bulunuyor.

151 türbinle 293,4 megavatlık kurulu güce sahip İzmir'deki rüzgar santralleri ise ağırlıkla Çeşme, Aliağa ve Bergama'ya kurulmuş durumda. Kurulu gücüyle Türkiye'de rüzgar enerjisi üretiminde ikinci sırada yer alan İzmir'de, ağırlıkla Çeşme Yarımadası'nda lisanslı ve inşa halinde olan tesislerin üretime geçmesinin ardından, rüzgar tarlalarında üretilen enerji miktarının 3 katına çıkması planlanıyor.

İzmir, böylece 861 megavata çıkacak kurulu gücüyle, lisanslı ve inşa halinde olan tesislerin üretime geçmesiyle 755 megavatlık kurulu güce sahip olacak Balıkesir'in de önüne geçip, birinci sıraya yükselecek.

Akdeniz Bölgesi'nde ise Hatay, Mersin ve Osmaniye'de üretim yapılıyor. Rüzgar potansiyeli yüksek Hatay, 138,5 megavatlık kurulu güce sahip. Şu anda üretimin olmadığı Karadeniz Bölgesi'nde Amasya, Çorum, Düzce, Kastamonu, Samsun, Sinop, Tokat ve Zonguldak, İç Anadolu Bölgesi'nde Kayseri, Kırşehir ve Konya ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde Adıyaman ve Kahramanmaraş'ta lisanlı ve inşa halinde tesisler tamamlanmayı bekliyor.

Henüz üretime geçmemiş ama lisanslı ve inşa halinde olan tesislerin devreye girmesiyle Türkiye'nin toplam kurulu gücünün 4.500 megavatı aşması planlanıyor. Rüzgar enerjisinin diğer enerji kaynaklarına göre toplam kurulu güç içindeki payının yüzde 3 seviyesinde olduğu Türkiye'nin, rüzgar enerji potansiyelinin kullanımının artmasıyla birlikte, toplam kurulu kapasitede dünyada ilk 5 ülke arasında yer alması hedefleniyor.

RÜZGAR ENERJİSİNE İLGİ ARTIYOR

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi (GWEC) raporuna göre, 2010 yılı sonunda Çin, ABD, Almanya ve İspanya, rüzgar enerjisinde kurulu güçte başı çeken ülkeler olarak sıralanıyor. Dünya rüzgar enerjisi üretiminin yüzde 67'si bu dört ülkede gerçekleşiyor.

Tüm ülkelerde 1996 yılında 6.100 megavat olan rüzgar enerji santrallerinin kurulu gücü, küresel ısınmayla birlikte yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına yönelinmesinin etkisiyle 2010 yılı sonunda 194.390 megavata çıktı.

Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (EWEA) raporuna göreyse rüzgar santrallerinin 2010 yılında Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde hizmete giren enerji santrallerinin toplam kurulu gücü içindeki payı, yüzde 17 oldu. Rüzgar enerjisi, böylece yeni enerji yatırımlarında AB ülkelerinin en çok rağbet gösterdiği üçüncü kaynak oldu. Gazdan enerji elde edilen santrallerin yüzde 51'le ilk sırada yer aldığı listede, güneş enerji santralleri yüzde 22'yle ikinci sırada yer alıyor.

Kaynak: Akşam/Ekonomi