Türk lirasında dalgalı seyir devam ediyor
İş Yatırım tarafından hazırlanan haftalık bülten yayınlandı.
Bültende şunlara dikkat çekildi;
"Türk lirasında dalgalı seyir. Merkez Bankası faiz artırım beklentilerine bağlı olarak Türk lirası yabancı paralara karşı değer kazanmaya devam etti. Yerleşik yatırımcılar döviz kurundaki gerilemelerde alış yükselişlerde satış yönünde işlem yapıyorlar. Önümüzdeki dönemde, küresel konjonktürdeki değişiklikler ve siyasi gelişmeler ışığında kurdaki dalgalanmaların devam edeceğini düşünüyoruz. Son dönemde yaşanan değer artışına rağmen görüşümüzde değişiklik yok. Orta vadede Türk lirası yatırım araçlarını tavsiye etmeye devam ediyoruz.
Küresel ekonomide risklerin arttığı ve reel faizlerin yüksek olduğu mevcut konjonktürde sabit getirili kıymetlerin hisse senedine göre daha emin bir getiri kaynağı olacağına inanıyoruz. Son dönemde faiz oranlarında görülen yükseliş sonrasında, risk almak isteyen yatırımcılar için cari faiz seviyesi ve verim eğrisindeki yüksek getiri nedeniyle 04.02.09 ve 08.04.09 vadeli kıymetleri öneriyoruz. Kısa vadede 13.08.2008 ve 16.07.2008 vadeli kıymetler için TUT önerisi veriyoruz. Risk almak istemeyen ve kısa vadeli pozisyonda kalmak isteyen yatırımcılar için mevduat ve repoyu öneriyoruz. Nakit akımı sağlaması açısından avantajlı olan uzun vadeli 03.04.2013 ve 26.02.2014 vadeli değişken faizli (FRN) tahvillerde TUT önerisi vermeye devam ediyoruz.
Eurotahvil piyasasında yatırımcılarımıza orta vadeli kıymetlerde 2012, 2013 ve 2014 dolar cinsi eurotahviller için AL önerisi veriyoruz. Uzun vadeli kıymetlerde 2030, 2034, 2036 ve 2038 dolar cinsi eurotahviller için SAT, 2025 dolar cinsi eurotahvil için alım satım amaçlı pozisyon almayı öneriyoruz. Kısa vadeli kıymetler için ise SAT önerisi veriyoruz.
Hisse senedi piyasasında, yurtdışı piyasalara paralel belirsizlik ve risklerin devam etmesine bağlı olarak endeks genelinde alım önermiyoruz. Uzun vadeli düşünen ve kısa vadeli dalgalanmalara karşı duyarlı olmayan yatırımcılar için İş Yatırım Öneri Listesi yüzde 78 artış potansiyeli ile cazip fırsatlar sunuyor. Ancak kısa vadede piyasalardaki dalgalanmanın süreceği unutulmamalı.
Artan siyasi belirsizlik ve küresel piyasalardaki dalgalanmalar yurtiçi piyasalarda temkinli bir seyre neden oluyor. Yurtiçi piyasaların seyrinde yurtdışı piyasaların seyri ve veri akışı belirleyici oluyor. Geçtiğimiz cuma günü yüzde 0,25 düşüşle 37,913 puana gerileyen İMKB-100 endeksi, bir hafta da yüzde 1 değer kaybetti.
Dolar, hafta başındaki 1,2450YTL seviyesinden gerileyerek, hafta içinde ağırlıklı olarak 1,2215-1,2345YTL bandında hareket etti. Merkez Bankası'nın faizleri beklenti dahilinde 50 baz puan artırması sonrasında, tahvil-bono cephesinde yatay bir seyir hakim oldu. Haftanın son işlem günü 13 Ocak 2010 vadeli gösterge tahvilin bileşik faizi haftanın son günü yüzde 21,60 seviyesinden işlem gördü.
Geçtiğimiz hafta, Çin Borsası hükümetin öngördüğü piyasa destekleyici önlemlerle ilgili soru işaretleri nedeniyle tarihi düşüşlerinden birini yaşadı. ABD ve Avrupa piyasalarında temkinli bir seyir izlendi. ABD'de açıklanan haftalık işsizlik başvurularının beklenenin bir miktar altında gelmesi nedeniyle piyasalarda kısa süreli bir dalgalanma gözlemlendi.
Amerikan Merkez Bankası (FED) bu hafta gerçekleştirilecek toplantısında büyük ihtimalle faiz artırımına gitmeyecek ve yeniden beklemeyi seçecek. Piyasalarda, enflasyon görünümü iyice bozulmadığı sürece FED'in sonbahara kadar faiz artırmayacağı görüşü hakim. Bu hafta yurtiçinde makro ekonomi cephesinde piyasaların seyrini etkileyecek nitelikte bir veri akışı beklenmiyor. Yurtiçinde politika cephesinde AKP'nin kapatma davası ve konu ile ilgili gelişmeler takip ediliyor. Yurtdışında açıklanacak makroekonomik verilerin ve yurtdışı piyasaların seyrinin, yurtiçi piyasalar açısından belirleyici olmaya devam etmesini bekliyoruz. ABD'de açıklanacak veriler, piyasaların seyri açısından takip edilmeye devam ediyor. Özellikle petrol fiyatlarındaki dalgalı seyir ve ABD ekonomisine yönelik veriler takip ediliyor.
FED'in bu hafta yapacağı toplantıda, faiz oranlarını sabit tutması bekleniyor. FED'in 24-25 haziran tarihlerinde gerçekleştireceği toplantısında, piyasalar faizlerde değişiklik kararı beklemiyor. 25 Haziran akşamı FED'in faiz artırımına gitmeyip, beklemeyi seçeceği öngörülüyor.
Piyasalarda, enflasyon görünümü iyice bozulmadığı sürece FED'in sonbahara kadar faiz artırmayacağı görüşü hakim. Ancak ağustos ayındaki toplantıda hala bir faiz artırımı olasılığı da mevcut. ABD'de mayıs ayı üretici fiyatları beklentilerin üzerinde çıkarak yüzde 1,4 oranında arttı. ABD Çalışma Bakanlığının yaptığı açıklamada, Nisan ayında yüzde 0,2 yükselen üretici fiyatlarının, Mayıs ayında yüzde 1,4 arttığı açıklandı. Açıklamada, Mayıs ayına göre yıllık üretici fiyatlarının yüzde 7,2'ye yükseldiği ifade edildi. Üretici fiyatlarının mayıs ayında yüzde 1 artması bekleniyordu.
Böylece ÜFE Mayıs ayında, geçen yıl Kasım ayından bu yana en yüksek artışı kaydetmiş oldu. Enerji ve gıda maliyetleri hariç çekirdek üretici fiyatları beklentilere paralel olarak Mayıs ayında yüzde 0,2 artarken, yıllık bazda yüzde 3 oldu. Çekirdek üretici fiyatları Nisan ayında yüzde 0,4 artmıştı. ABD'de geçen ay yeni konut inşaatları yüzde 3,3 düştü. ABD Ticaret Bakanlığı, yeni konut inşaatlarının Mayıs'ta yüzde 3,3 düşerek, yıllık 975 bin adet olduğunu açıkladı. Yeni konut inşaatlarının geçen ay 980 bin olması bekleniyordu. Nisan ayında yeni konut inşaatları ise 1 milyon 8 bin adet olarak revize edildi. İnşaat ruhsatlarının da yıllık 969 bin adet olduğu bildirildi.
ABD'de sanayi üretimi yüzde 0,2 azaldı. Nisan ayında yüzde 0,7 düşen sanayi üretimi, geçen ay yüzde 0,2 azaldı. Piyasalar sanayi üretiminin geçen ay yüzde 0,1 artmasını bekliyordu. Nisan ayında yüzde 0,9 düşen imalat üretimi geçen ay değişmedi. Toplam sanayi kapasite kullanımı yüzde 79,6'dan yüzde 79,4'e düşerek, Eylül 2005'den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Euro Bölgesi'nde enflasyon mayıs ayında yüzde 3,7 ile 16 yıllık tarihinin en yüksek düzeyine çıktı. Avrupa Resmi istatistik kurumu Eurostat'ın verilerine göre, enerji ve gıda fiyatlarının körüklediği enflasyon, bir önceki ay yüzde 3,3 ve geçen yılın aynı döneminde yüzde 1,9 seviyesindeydi. Euro bölgesinde son 12 ayda enerji fiyatları yüzde 13,7 ve gıda fiyatları yüzde 6,4 arttı.
Öte yandan telekomünikasyon sektöründe fiyatlar yüzde 1,7 geriledi. 27 üyeli AB'de ise geçen yılın aynı döneminde yüzde 2,1 ve bir önceki ay yüzde 3,6 olan enflasyon oranı, Mayıs ayında yüzde 3,9'a ulaştı.
Öte yandan, Euro Bölgesi'nde Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) orta vadede yüzde 2 seviyesinin altı olarak belirlediği hedefi oldukça aşan enflasyon, faiz artırımı beklentisini güçlendirdi. Piyasalar AMB'nin enflasyonla mücadele hedefini ikinci plana atmadığını göstermek için Temmuz ayında çeyrek puanlık faiz artırımına gideceğini tahmin ediyor.
İngiltere Merkez Bankası bu yıl enflasyonun yüzde 4'ün üzerine çıkabileceğini, fakat sonra düşeceğini belirtti. Enflasyon Mayıs ayında beklentilerin üzerinde çıkarak yıllık yüzde 3,3'e ulaştı. Enflasyonun yüksek çıkmasından akaryakıt ve gıda fiyatlarının artması sorumlu tutuldu.
İngiltere Merkez Bankası yetkilileri söz konusu yükselişin muhtemelen geçici olduğunu ve siyaset yapıcıların amacının iki yıl içinde enflasyonu yüzde 2'nin altına çekmeyi sağlamak olduğunu belirtti. Mervyn King, enflasyonun, düşmeden önce bu yılın sonunda yüzde 4'ün üzerine çıkarak zirveye ulaşacağını ancak, 2009 yılında hedefin üzerinde kalmaya devam edeceğini vurguladı.
Merkez Bankası (MB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz oranlarını beklendiği üzere 50 baz puan arttırdı. Buna göre borçlanma faiz oranı yüzde 15,75'ten (bileşik: yüzde 17,05) yüzde 16,25'e (bileşik:yüzde 17,64), borç verme faizi ise yüzde 19,75'ten (bileşik:yüzde 21,83) yüzde 20,25'e (bileşik: yüzde 22,44) yükseltildi. Piyasanın zaten fiyatlamış olduğu bu faiz artırımı ile gecelik faizler Kasım 2007 seviyesine yükseldi.
MB enflasyonun 2009 sonunda yüzde 7,5 seviyesindeki hedefe yakınsayacağını düşünmeye devam ediyor. Ancak bu görüşe piyasanın da katılmasını sağlamak için MB'nin faiz artırımı silahını kullanmaya devam etmesi gerekecek gibi görünüyor. Önümüzdeki iki ay boyunca faizlerin 25'er baz puan olarak arttırılarak, gecelik faizlerin 16,75yüzde seviyesine yükseleceğini tahmin ediyoruz.
Hazine 15 Mart 2015 vadeli ABD Doları cinsinden tahvilin 500 milyon dolarlık ihracını gerçekleştirdi. Sene başından bu yana gerçekleştirilen 3 ihraç sonrasında yurtdışı borçlanma miktarı 2,5 milyar dolar ile 2008 yılı hedefinin yüzde 45'ine ulaştı. Hazine'nin Temmuz ve Ağustos ayındaki yüklü iç borç ödemeleri öncesinde kasasını kuvvetlendirmek amacıyla tahvil ihracı kararını verdiği görülüyor.
YURTİÇİNDEN EKONOMİK GELİŞMELER
AKP geçtiğimiz hafta başında kapatma davasında esas hakkındaki savunmasını Anayasa Mahkemesi'ne verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın 30 Mayıs'ta verdiği esas hakkındaki görüşünün ardından 1 ay içinde esas hakkındaki savunmasını vermesi gereken AKP, yasal sürenin dolmasına 13 gün kala savunmasını mahkemeye sundu.
AKP kapatma davasında anayasa mahkemesi başsavcıyı 1 Temmuz'da dinleyecek. AKP ise sözlü savunmasını 3 Temmuz'da verecek. Bu sürecin ardından, davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak Anayasa Mahkemesi raportörü, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Raporun, Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesine dağıtılmasının ardından, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç davanın görüşülmeye başlanacağı tarihi belirleyecek. Üyeler, belirlenen günde bir araya gelerek davayı esastan görüşmeye başlayacak.
Türkiye-Avrupa Birliği (AB) müzakerelerinde iki başlık daha açıldı. Hükümetler arası konferans ile "şirketler hukuku" ve "fikri mülkiyet hukuku" fasılları müzakereye açıldı. Böylece müzakereye konu 8 başlıkta görüşmeler başlamış oldu. Slovenya Temmuz başında dönem başkanlığını altı aylığına Fransa'ya devredecek. Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin 5-6 faslı açmaya hazır olduğunu söyledi. Türkiye, bugüne kadar sadece 2006 yılının ilk yarısında Avusturya Dönem Başkanlığı sırasında açılan "Bilim ve Araştırma" faslının geçici olarak kapatılmasını sağladı. 2007 yılının ilk altı ayında Almanya'nın Dönem Başkanlığı sırasında "İşletmeler ve Sanayi Politikası", "İstatistik" ve "Mali Kontrol" olmak üzere üç başlık daha açıldı. Bunun ardından Portekiz Dönem Başkanlığında "Tüketicinin ve Sağlığının Korunması" ve "Trans Avrupa Şebekeleri" fasıllarında da müzakereler başlatıldı. Buna karşın, Türkiye'nin limanlarını Güney Kıbrıs'a açmadığı gerekçesiyle sekiz başlık Aralık 2006'daki AB Zirvesi'nde donduruldu ayrıca tüm başlıkların kapanması da limanların açılması şartına bağlandı. Buna ek olarak Fransa da, tam üyelik perspektifi bulunduğu gerekçesiyle beş başlık açılmasını veto etmeyi sürdürüyor.
YURTİÇİNDEN POLİTİK GELİŞMELER
13.01.10 itfa tarihli gösterge kıymet cuma gününe yüzde 21,65 bileşik faiz seviyesinden başladı. 13.01.10 itfa tarihli gösterge kıymetin bileşik faizi yüzde 21,44-21,70 bandında seyretti. TCMB anketinde TÜFE'nin yukarı yönde düzeltilmesi piyasalarda tedirginli yaratırken, bono piyasasında satışlar ön plana çıktı. Bugüne valörlü işlemlerde, satış gözlenirken, gösterge kıymet en yüksek yüzde 21,82 bileşik faiz seviyesini görürken, en düşük yüzde 21,52 bileşik faiz seviyesini gördü. 13.01.10 itfa tarihli gösterge kıymetin yüzde 21,70-yüzde 21,50 bileşik faiz bandında hareket etmesini bekliyoruz.
Küresel ekonomide risklerin arttığı ve reel faizlerin yüksek olduğu mevcut konjonktürde sabit getirili kıymetlerin hisse senedine göre daha emin bir getiri kaynağı olacağına inanıyoruz. Son dönemde faiz oranlarında görülen yükseliş sonrasında, risk almak isteyen yatırımcılar için cari faiz seviyesi ve verim eğrisindeki yüksek getiri nedeniyle 04.02.09 ve 08.04.09 vadeli kıymetleri öneriyoruz. Kısa vadede 13.08.2008 ve 16.07.2008 vadeli kıymetler için TUT önerisi veriyoruz. Risk almak istemeyen ve kısa vadeli pozisyonda kalmak isteyen yatırımcılar için mevduat ve repoyu öneriyoruz. Nakit akımı sağlaması açısından avantajlı olan uzun vadeli 03.04.2013 ve 26.02.2014 vadeli değişken faizli (FRN) tahvillerde TUT önerisi vermeye devam ediyoruz.
Gelişmekte olan ülke eurotahvil piyasaları ABD borsalarındaki olumlu kapanışa rağmen cuma gününe olumsuz başladı. Hazine 2015 vadeli USD cinsi Eurotahvilden 500 milyon dolar daha borçlanarak, yıl başından bu yana borçlanma ihtiyacının 2,5 milyar dolarını, 5,5 milyar dolarlık borçlanma hedefinin yüzde 45'ini gerçekleştirmiş oldu. Küresel ortamdaki belirsizliklerin devam etmesi, Türkiye'de ekonomik ve politik belirsizlikler nedeniyle borçlanmaya talep zayıf gerçekleşti. Türk eurotahvillerinde satıcılı seyir devam ediyor. Türkiye 2030 vadeli gösterge eurotahvil gerileyerek sene başından bu yana en düşük seviyesi olan 143,75 dolar seviyesinden kapanırken, 5 yıllık Türkiye CDS'leri yükselerek 288/291 puandan işlem gördü.
Eurotahvil piyasasında yatırımcılarımıza orta vadeli kıymetlerde 2012, 2013 ve 2014 dolar cinsi eurotahviller için AL önerisi veriyoruz. Uzun vadeli kıymetlerde 2030, 2034, 2036 ve 2038 dolar cinsi eurotahviller için SAT, 2025 dolar cinsi eurotahvil için alım satım amaçlı pozisyon almayı öneriyoruz. Kısa vadeli kıymetler için ise SAT önerisi veriyoruz. Orta vadeli eurotahvilleri için TUT önerisi veriyoruz
İMKB-100, haftanın son işlem gününü 94 puan ve yüzde 0,25 değer kaybıyla 37,913 puandan tamamladı. Endeks en düşük 37,798 seviyesini, en yüksek ise 38,512 puanı gördü. Endeks haftanın son işlem gününü 37,900 seviyesinden tamamladı. Yurtiçinde kapatma davasına yönelik gelişmeleri takip eden yurtiçi piyasalar, yurtdışı piyasalardaki seyri takip ediyor. Gün içinde yaklaşık 700 puanlık bir bantta seyreden endekste, gün sonunda gerçekleşen işlem hacmi 1 milyar YTL oldu. Haftalık bazda endekste yüzde 1 oranında değer kaybı kaydedildi.
Yurtdışında açıklanacak makroekonomik verilerin ve yurtdışı piyasaların seyrinin, yurtiçi piyasalar açısından belirleyici olmaya devam etmesini bekliyoruz. Parti kapatma davasına odaklanan piyasada, yurtdışı gelişmeler yakından izleniyor. Özellikle petrol fiyatlarındaki dalgalı seyir ve ABD ekonomisine yönelik veriler takip ediliyor. Öte yandan bu hafta Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) faiz kararı ve ABD ikinci çeyrek bilânçoları piyasaların seyrinde belirleyici olacak. Hisse senedi piyasasında, yurtdışı piyasalara paralel belirsizlik ve risklerin devam etmesine bağlı olarak endeks genelinde alım önermiyoruz. Uzun vadeli düşünen ve kısa vadeli dalgalanmalara karşı duyarlı olmayan yatırımcılar için İş Yatırım Öneri Listesi yüzde 78 artış potansiyeli ile cazip fırsatlar sunuyor. Ancak kısa vadede piyasalardaki dalgalanmanın süreceği unutulmamalı."
Kaynak: Mynet
- Dünyanın En Görkemli 10 Güneş Tarlası
- Dünyanın En Büyük 10 Makinesi
- 2020’nin En İyi 10 Kişisel Robotu
- Programlamaya Erken Yaşta Başlayan 7 Ünlü Bilgisayar Programcısı
- Üretimin Geleceğinde Etkili Olacak 10 Beceri
- Olağan Üstü Tasarıma Sahip 5 Köprü
- Dünyanın En İyi Bilim ve Teknoloji Müzeleri
- En İyi 5 Tıbbi Robot
- Dünyanın En Zengin 10 Mühendisi
- Üretim için 6 Fabrikasyon İşlemi
- Denizcilik Endüstri Uygulamaları ve Servis Bakım Süreçleri
- DrivePro Yaşam Döngüsü Hizmetleri
- Batarya Testinin Temelleri
- Enerji Yönetiminde Ölçümün Rolü: Verimliliğe Giden Yol
- HVAC Sistemlerinde Kullanılan EC Fan, Sürücü ve EC+ Fan Teknolojisi
- Su İşleme, Dağıtım ve Atık Su Yönetim Tesislerinde Sürücü Kullanımı
- Röle ve Trafo Merkezi Testlerinin Temelleri | Webinar
- Chint Elektrik Temel DIN Ray Ürünleri Tanıtımı
- Sigma Termik Manyetik Şalterler ile Elektrik Devrelerinde Koruma
- Elektrik Panoları ve Üretim Teknikleri