"Yeşil Enerji Adası"

Danimarka'daki bol rüzgar enerjisini göz önüne alarak Kopenhag merkezli mimarlık şirketi Gottlieb Paludan, ülkede üretilen yenilenebilir enerjinin depolanması için "Yeşil Enerji Adası" adını verdiği yenilikçi bir tasarım ortaya attı. Rüzgardan faydalanarak zaten önemli ölçüde elektrik üretilen ülkede bu tasarım, bu kimliğin öne çıkmasında daha da etkili olacak.





Proje, ülkenin giderek yükselen rüzgar enerjisi kapasitesinden artan yeşil enerjinin nasıl depolanması konusunda yardımcı olacak. Yeşil Enerji Adası'nın ana işlevi ise fazla enerjiyi pompalanmış su enerjisi şeklinde depo etmek. Sistem şöyle çalışıyor:





Düşük enerji ihtiyacı söz konusu olduğunda su, dikey olarak ayrılmış iki hazne arasında alttaki hazneden üstteki hazneye doğru pompalanıyor. Eğer elektrik ihtiyacı artarsa, depolanan su türbinler yoluyla aşağıya doğru alttaki hazneye akıyor ve elektrik üretiliyor.

Adada 31,350,000 metre küp hacimli, 2,75 GWh elektrik üretme potansiyeline sahip bir su haznesi mevcut olacak. Bu da Kopenhag'taki tüm hanelerin toplam elektrik tüketimine eşit. Enerji depolamanın yanı sıra, adada her biri 5 MW gücünde olan 25 rüzgar türbini olacak.





Haznedeki su ayrıca makro yosun yoluyla deniz biyokütleleri yetiştirmek için de kullanılabilecek. Üstelik adaya, daha fazla yenilenebilir enerji sağlamak için fotovoltaik ve konsantre güneş jeneratörleri yerleştirilecek.





Bununla birlikte adanın Zealand Adası ile Jutland Yarımadası arasındaki gelecekteki trafik bağlantısını kurması da öngörülüyor. Mimarlar, Yeşil Enerji Adası'nın Kopenhag ve çevresindeki güç üretme sisteminin içinde bir dönüm noktası olacağına ve yenilenebilir enerji üretim-depolama merkezi olacağına inanıyor.








Yararlı mı?





Hem evet, hem hayır. Pompalanmış su haznesi daha çok termal, nükleer, kömür-yakmalı gibi güç üretimlerinde kullanılır. Bu da enerji teknolojilerinin en yüksek verimde çalışmasını sağlar. Su buharlaşmaları ve dönüşüm kayıpları da dikkate alındığında, bu metod %70-85 verimle çalışabilir.





Fakat, pompalanmış suyun çalışması için çoğu zaman çok özel bir coğrafya gereklidir: genellikle terk edilmiş maden kuyuları veya baraj alanları gibi. Prosedürü ise iyi bir yüksek-düşük irtifa oranı gerektirir.

Sonuç

Sonuç olarak Yeşil Enerji Adası, aslında merkezinde bir lagün bulunan insan yapımı yapay bir ada. Lagün, depolama alanları içindeki rüzgar ve güneşle beslenen pompalar kanalıyla boşaltılıyor. Tüketim arttıkça suyun, %75 verimlilikle dikkate değer oranda elektrik üreten türbinler vasıtasıyla lagünün içine geri akmasına izin veriliyor.





Yeşil Enerji Adası'nı daha da iyi yapan şey ise başka yerde bulunan diğer güneş ve rüzgar çiftliklerine bağlanabilme yeteneği. Bu durumun büyük ölçekte yenilenebilir enerji depolamasını sağlaması düşünülüyor.

Kaynak : Ecofriend / EnergyBoom Çeviri : Emre GÜRBÜZ