Sualtı Wi-Fi Sistemi:
Aqua-Fi

İnternet yıllar önce hayatımıza girip bir parçası olmayı başardı. Bilim insanları her yerde internet kullanımı üzerine çalışmalarına devam ediyor. Bu çalışmaların son ürünlerinden biri olan Aqua-Fi, sualtında kablosuz internet bağlantısı sunmayı amaçlıyor. Detaylar yazımızın devamında.

A- A+

15.06.2020 tarihli yazı 7285 kez okunmuştur.

İnternet, dünya çapında on milyarlarca cihazı birbirine bağlayan vazgeçilmez bir iletişim aracıdır ve araştırmacılar bütün şartlarda internet kullanımı için çalışmalara yıllardır devam ediyor. Havada, karada hatta uzayda dahi bu teknolojiyi rahat bir şekilde kullanabiliyorken derin sularda internet kullanımı oldukça zor.

Mevcut teknolojimizde dalgıçlar iletişim kurmak için el işaretleri, radyo, akustik veya dijital ışık sinyalleri kullanır. Bunlar oldukça etkili iletişime izin verirken, sıkıntılı kısımları da bulunuyor. Akustik sinyaller uzun mesafeleri destekler, ancak veri hızı çok sınırlıdır.

► İlginizi Çekebilir: Wi-Fi ile Duvarların Arkası Görülebiliyor

Görünür ışık çok uzağa gidebilir ve çok fazla veri taşıyabilir, ancak ışık ışınlarının vericiler ve alıcılar arasında net bir görüş hattı bulunmalıdır ve bu dar alanlarda sorun yaratır. Radyo ise sadece kısa mesafelerde veri taşıyabilir. Bunun yanı sıra sualtından video akışı yapmak mümkün değil ve bilim insanları sualtını oldukça merak ediyor diyebiliriz. İşte bu yüzden sualtında internet bağlantısı fikri çok önemli bir hale geliyor.

Suudi Arabistan'daki Kral Abdullah Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Basem Shihada ve ekibi derin sulardaki internet bağlantı sorununa çözüm getirmeyi amaçlayarak “Aqua-Fi” olarak adlandırdıkları bir sualtı kablosuz sistemi kurdu. Aqua-Fi, LED'ler veya lazerler yoluyla multimedya mesajı gönderme gibi internet servislerini destekliyor. LED'ler düşük enerjili kısa mesafeli iletişim seçeneği sağlarken, lazerler daha fazla güce ihtiyaç duyuyor, ancak verileri daha uzak mesafelere taşıyor.

Araştırmacılar, yeşil LED'ler ve 520 nanometre lazer kullanarak bir Aqua-Fi prototipi geliştirdiler. LED’ler ve lazerler bir bilgisayardan, diğer bilgisayara bağlı olan ışık detektörüne veri göndermek için kullanıldı. İlk bilgisayar fotoğrafları ve videoları 1’lere ve 0’lara dönüştürdü. Dönüştürülen veriler, sinyali iletmek için çok yüksek hızlarda açılıp kapanan bir ışık demeti ile aktarıldı.

► İlginizi Çekebilir: Sualtında Risk Analizi Yapabilen Robotlar Geliştirildi

Işık dedektörü, ışık hızındaki değişimi algıladı ve verileri tekrar 1’lere ve 0’lara çevirerek alıcı bilgisayara aktardı ve veriler ilk halinde görüntülendi. Aqua-Fi, dalgıcın üzerine yerleştirilecek olan ve dalgıcın akıllı telefonu ile bağlantılı olacak olan bir ağ geçidi kullanacak. Veriler, bu ağ geçidine radyo dalgaları sayesinde iletilecek. Bir WiFi güçlendiricisi gibi çalışan bu ağ geçidi de verileri bir ışık demeti aracılığıyla internete bağlı olan bir bilgisayara gönderecek.

Ekip yapılan testlerin sonucunda 2,11 megabaytlık maksimum veri aktarım hızı ve gidiş dönüş için ortalama 1,00 milisaniye gecikme değerlerine ulaştı. Shihada: “Bu çalışma, su altında internetin tamamen kablosuz olarak ilk kez kullanılmasını temsil ediyor.” dedi. Bu etkileyici olsa da, araştırmacıların hala üstesinden gelmesi gereken birkaç engel var. Shihada: ” Bağlantı kalitesini ve iletim aralığını daha hızlı elektronik bileşenlerle iyileştirmeyi umuyoruz.” dedi.

Hareketli sularda ışık huzmesinin, alıcı ile hizalanmış olması gerektiğinin farkında olan Shihada, ışığı her açıdan yakalayabilecek bir alıcı üzerinde çalıştıklarını belirtti. Ekip, Aqua-Fi’ın, karadaki internet kullanımı kadar rahat bir kullanıma ve yaygınlığa ulaşmasını amaçlıyor.

Kaynak:

► interestingengineering.com
► techxplore.com