MB Holding enerji sektöründe büyüyor
Türkiye'nin ilk özel jeotermal enerji santralini kuran MB Holding, enerjide yatırım atağını sürdürüyor.
Gaziantep merkezli MB Holding, 2006 yılında Aydın'da 15,5 milyon dolarla Türkiye'nin sıcak su ile elektrik üreten ilk santralini kurdu. Aydın Salavatlı jeotermal sahasındaki 8.5 MWe kapasitesindeki Dora-1'in üretime geçmesiyle beraber, Aydın bölgesindeki tarım ve seracılık sektörü de gelişti.
MB Holding, bünyesindeki MEGE AŞ, Dora-1 santralinin bulunduğu saha üzerinde ikinci bir yatırımla jeotermal enerjiden elektrik enerjisi üretimi kapasitesini iki katına çıkarmayı hedefliyor. Holding, enerji yatırımlarının bütünleyicisi bir yatırım olarak jeotermal enerji ile ısıtılan ''organize sera bölgeleri'' kurmayı da hedefliyor.
MB Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Balat, yaptığı açıklamada, 1963 yılında inşaat sektörüyle başlayan tekstil, tarım, teknik tekstil ve inşaat malzemeleri sektöründe yatırımlarıyla devam eden holdingin, enerji yatırımlarıyla büyümesine devam ettiğini söyledi.
Balat, Aydın'da jeotermal enerjinin entegre olarak değerlendirilmesi ve ekonomiye kazandırılması amacıyla Mayıs 2006'da Türkiye'nin ilk özel jeotermal enerji santralini kurduklarını, şimdi üretim kapasitesini iki katına çıkarmak için çalışmalara başladıklarını belirtti.
-''İKİNCİ SANTRAL 2010'DA ÜRETİMDE''-
Balat, çevre dostu ve yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi sağlamanın ve ülke ekonomisine katkıda bulunmanın önemini vurgulayarak, şunları söyledi:
''Holding bünyesinde faaliyet gösteren Menderes Geothermal Elektrik Üretim AŞ (MEGE), Mayıs 2006'da faaliyete geçen Türkiye'nin ilk özel jeotermal enerji santralı olan 8,5 MWe kapasiteli DORA-1'in devamı olan 10 MWe kapasitedeki DORA-2 jeotermal enerji santralinin yatırımına başladı.
2 yılı aşkın süredir büyük bir başarı ile kesintisiz olarak elektrik üreten DORA-1 santralinin devamı niteliğindeki DORA-2 santrali, jeotermal enerji sektörü için büyük önem ifade ediyor. MB Holding'in jeotermal alanında ikinci bir yatırama girmesi sektörü dikkatle izleyen çevrelerce çok olumlu bir gelişme olarak görülüyor. DORA-2 yatırımı ile birlikte Türkiye'de jeotermale olan güven arttı.''
Ocak 2010'da üretime başlaması planlanan DORA-2 santrali ile ilgili kuyu ve sondaj işlemleri devam ederken makine ekipman anlaşmalarının tamamlandığını belirten Balat, inşaat ile birlikte enerjinin de lokomotif sektörleri olacağını söyledi.
-''ENERJİ YATIRIMLARIMIZ BÜYÜYECEK''-
Enerji sektöründe başarılı projelere imza atmaktan gurur duyduklarını, enerji sektöründeki yatırımlarını büyüterek devam ettireceklerini ifade eden Balat, açığa çıkan enerjinin entegre olarak ısıtmacılık, kurutma, tarım alanlarında da kullanılabilmesi için çalışmalarının devam ettiğini ve yakın zamanda bu alanlarda da yatırım yapacaklarını bildirdi.
Uluslararası Jeotermal Enerji Birliği Başkanı da olan Balat, 2. yatırım paketi ile mevcut jeotermal saha potansiyeli geliştirilerek ülke ekonomisine yeni bir dinamizm kazandırma, enerji üretimi sırasında açığa çıkan hava kirliliğini azaltma ve alternatif bir enerji kaynağı olan jeotermal enerjiyi kullanarak petrol ve doğal gaz için harcanan döviz çıktılarını azaltma gibi hedefleri olduğunu kaydetti.
Balat, enerjide özellikle de jeotermal enerjide yatırım öncesinde ciddi bir bilgi birikimi ve deneyimin şart olduğuna dikkati çekti.
Türkiye'de yatırım yapmanın zorluklarından ve risklerinden bahsederken Balat, risklerin sadece ekonomik olmadığını, aynı zamanda doğal kaynak kullanımı ve tahsisi konularında bilinç eksikliğinin ciddi sermaye gerektiren bu yatırımlar için büyük bir tehdit yarattığını sözlerine ekledi.
Kaynak: AA