elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

3D Baskı Teknolojisi ile Rüzgar Türbinleri İnşa Edilecek

3D baskı teknolojisinin kullanım alanlarının günden güne genişlemesi, daha verimli ve daha az maliyetli rüzgar türbinlerinin bu teknoloji kullanılarak üretilmesine olanak sağlayacak.



A- A+
28.06.2020 tarihli yazı 9321 kez okunmuştur.
Yüzyıllardır insanlık tarafından kullanılan rüzgar gücü, günümüzde yenilenebilir enerji kapasitesi açısından en geniş kullanıma sahip kaynakların başında gelmektedir. Rüzgardaki kinetik enerjinin mekanik enerjiye daha sonra elektrik enerjisine dönüştürülmesini sağlayan rüzgar türbinleri, genel olarak kule, kanatlar, rotor, dişli kutusu, jeneratör ve diğer elektrik-elektronik elemanlardan oluşur. Rüzgar türbini kuleleri, pervanenin ve motor bölümünün yerden güvenli bir yükseklikte çalışmasını sağlar ve genellikle betonarme olarak inşa edilir.
 

Kuleler çelik ya da prekast beton gibi ağır malzemelerden üretildiği için kulenin rüzgar türbininin kurulacağı alana taşınması göz önünde bulundurularak yüksekliği genellikle 100 metre ile sınırlandırılır. Ancak GE Yenilenebilir Enerji, COBOD ve LafargeHolcim ortaklığında açıklanan yenilikçi metot ile 3D yazıcısı kullanılarak üretilecek betonarme temeller sayesinde rüzgar türbinlerinin 200 metre yüksekliğe kadar ulaşabilmesi öngörülüyor.
 

Rekor Yükseklik Hedefleniyor

Rüzgar türbini kulelerinin yüksekliği arttıkça türbinin verimliliği artıyor. Ancak bu durumda artan ağırlık ve taban genişliği, türbin kulesinin taşınmasını daha da zorlaştırıyor. Ayrıca kulenin, ek lojistik maliyetler olmadan karayolu kullanılarak taşınabilmesi için çapının 4,5 metreyi geçmemesi gerekiyor. Bu yeni yöntem, doğrudan sahada üretilecek betonarme temellerle daha büyük çaplı dolayısıyla daha yüksek rüzgar türbinlerinin üretilebilmesine imkan sağlıyor.



► İlginizi Çekebilir: Rüzgar Türbinleri Nasıl Çalışır?

Bu sayede 150 ile 200 metre yüksekliğe kadar kulelerin inşa edilebileceği öngörülüyor. Artan kule yüksekliği üretilen enerjinin artmasını sağlıyor. Örneğin 80 metre bir rüzgar türbini yıllık yaklaşık  15.1 GWh enerji üretebilirken yüksekliği iki katına çıkarıldığında üretebileceği enerji miktarı 20.2 GWh oluyor. Bu da ekstra %33 enerji üretimi anlamına geliyor. Aynı zamanda bu teknolojinin Seviyeli Enerji Maliyetini (LCOE) ve kurulum maliyetlerini düşüreceği belirtiliyor.

Çığır Açan 3D Baskı Teknolojisi

Yapılan iş bölümü ile GE Yenilenebilir Enerji şirketi türbinlerin tasarımını ve üretimini üsteleniyor, COBOD robotik otomasyon ve 3D baskı teknolojisi konularında çalışıyor ve LafargeHolcim şirketi ise türbin için kullanılacak özel olarak üretilmiş betonu geliştiriyor. LafargeHolcim şirketinin Ar-Ge sorumlusu Edelio Bermejo, 3D baskı teknolojisinin tasarımların kalitesini arttırdığı ve mimari modellerin üretilmesi için gereken süreyi azalttığı için inşaat sektöründe kullanılmasının umut verici olduğunu belirtiyor.

COBOD şirketinin kurucusu Henrik Lund-Nielsen, çığır açan 3D baskı teknolojilerinin, karbondioksit ayak izini düşüreceğine ve daha düşük maliyetlerle daha hızlı üretim sağlayacağına inandıklarını bildiriyor. Üç şirketin türbin başına daha fazla yenilenebilir enerji üretme çabalarının sonucu olarak 10 metrelik bir kule için ilk prototip temel Ekim 2019’da Kopenhag’da başarıyla basıldı. Projenin ikinci aşamasında inşaat sektöründeki malzemeleri kullanacak ve gereken ölçülerde ürün üretebilecek yazıcının üretilmesi var. Ve sonuç olarak 3D yazıcıyla basılmış temeli olan rüzgar türbinleri üretilmiş olacak.



Kaynak:
 
► 3dprintingindustry.com

Yazar: Sevda Ceren Günal
 


ANKET
Endüstri 4.0 için En Hazır Sektör Hangisidir

Sonuçlar
Aktif etkinlik bulunmamaktadır.