Canlı Robotlar ile Bilim Kurgu Filmleri Gerçek mi Oluyor?

Bilim insanları ilk canlı robotu geliştirdiler. Yaşayan kurbağa embriyolarından üretilen minik robotlara ‘‘Xenobots’’ ismi verildi. Gelin ayrıntılara birlikte göz atalım.

A- A+

19.01.2020 tarihli yazı 7149 kez okunmuştur.

ABD’deki araştırmacılar Afrika peçeli kurbağalardan aldıkları, kök hücreler ile ilk ‘’canlı makineyi’’ geliştirdiler. Massachusetts’teki Trufts Üniversitesinde Allen keşif merkezinde yöneticilik yapan Michael Levin Xenobotlar bu çalışmayla ilgili olarak: ‘’Onlar, yaşayan programlanabilir organizmalar’’ diyor. Biyologlar öncelikle embriyoları açıp içindeki hücreleri ayırdılar ve kuluçkaya bıraktılar ardından hücreleri yeniden programladılar. 1 mm’den daha kısa olan bu mini robotları süper bilgisayar üzerinde çalışan ‘’evrimsel algoritma’’ tarafından tasarladılar.

►İlginizi Çekebilir: Işık ile Yüzen Robot Geliştirildi

Program ilk olarak 500 ila 1000 kalp hücresinin rasgele 3D konfigürasyonlarını üreterek başladı, ardından her tasarım sanal bir ortamda test edildi. Kalp hücreleri yapısı gereği büzüştükleri ve gevşedikleri için enerjileri tükenene kadar robotları yönlendiren motorlar gibi davranıyorlar. Hücreler robotlar yetisini kaybetmeden 10 günlük yeterli enerjiye sahip, mevcut enerji probleminin araştırmanın ilerleyen süreçlerinde önüne geçilmesi hedeflerinden biri.

Bu bio-makineler herhangi bir darbe aldıklarında kendi kendilerini yenileme yetisine sahipler. Xenobotlar belirli bir hedefe doğru hareket edebiliyorlar hatta küçük cisimleri taşıyabiliyorlar. Araştırmacılar Xenobotları okyanusları temizlemek, tıkanan damarları açmak, radyoaktif atıkları temizlemek için kullanabilmeyi amaçlıyor. Tabi bu güzel hedeflerin ilerisi mevcut Michael Levin araştırmanın ilerleyen süreçlerinde Xenobotların sinir sistemine, ilkel gözlere sahip olmasını hedefliyor ve de robotları memeli hücrelerinden inşa edip su olmayan yerlerde de yaşayabilmelerine olanak tanımak istiyor. Xenobotların su olmayan ortamlarda bulunabilmesi bio-makineler için yeni bir dönüm noktası olacaktır, belki de ilerleyen zamanlarda kendi bilinçlerine bile sahip olabilirler. Bu gibi düşünceler etik soruları ve tartışmaları beraberinde getirdi.

►İlginizi Çekebilir: Zihin Kontrolü Yapabilen Robot Kol Geliştirildi

Vermont Üniversitesi'nde bir doktora öğrencisi olan Sam Kriegmanbu tartışmalara “Benim için önemli olan bu araştırmanın kamuya açık olması, bu yüzden bunu bir toplum olarak tartışabiliriz ve politikacılar bu durumda yapılması gereken en iyi eyleme karar verebilirler.” Yanıtını verdi. Öte yandan Michael Levin amacın ‘’yaşamın yazılımını anlamak’’ olduğunu dile getirerek bu süreçte: doğum kusurları, kanser, yaşa bağlı hastalıklar ve büyüme gibi olaylar üzerinde kontrole sahip olabilmeyi hedefliyor. Bu icat programlanabilir bir yaşamın başlangıcı mı? Kontrol edilebilen zekalar, hastalıklar ne gibi sorunlar ve çözümler doğurabilir. Bu gibi sorularla sizi baş başa bırakıyorum.