Su Altı Canlılarından Esinlenerek Geliştirilen Robotlar

Teknolojik tasarımlarda biyomimetik bilimi ile doğadan ilham alınmaya devam ediyor. Bilim insanları, su altı canlılarının, genel adıyla planktonların okyanus koşullarındaki hareketlerini gözlemleyerek robotlar geliştirdi.

A- A+

20.02.2017 tarihli yazı 11027 kez okunmuştur.

Su Altı Biyomimetik Robot

Planktonların herhangi bir yardım almadan yüzebilmek için oldukça küçük ve yetersiz olduğunu bilmekteyiz. Bu küçük planktonlar hakkındaki diğer bilgiler ile bilim insanları, planktonların davranışını taklit eden bir su altı robotu ürettiler. Planktonların okyanus koşullarında hayatta kalmak için yapmış olduğu çoğu şeyi nasıl yaptığına dair gerçekleştirilen uzun süreli çalışma ve deneyler sonucunda ilk teoriler elde edildi.

Yaklaşık 20 yıl önce California, San Diego Üniversitesi, Oşinograf Enstitüsü’nde bir okyanus araştırmacısı olan Peter Franks, planktonun iç dalgalar yardımı ile oluşturduğu bir savunma mekanizmasını matematiksel bir teori ile açıklayarak yayınladı. Franks’ın düşüncesi mikroskobik organizmaların, okyanus koşullarında nasıl hareket ettiği, beslendiği ve çoğaldığını tespit etmekti. Planktonların okyanus yüzünde bazı hareketleri “kırmızı gelgit” olarak bilinir ve kıyıya paralel kırmızı şeritler halinde görülebilir. Franks meslektaşı Jules Jaffe’nin yardımı ile teorisini test etmek için pirinç tanesinden daha küçük her bir planktonun okyanustaki hareketlerini inceledi ve böylece planktonun robotik versiyonlarına dair bir kısım soruları cevaplamış oldu.

►İlginizi Çekebilir: Görünmez Su Altı Robotları

Portakal büyüklüğündeki Minyatür Otonom Su Altı Kaşifleri (M AUEs) olarak adlandırılan su altı robotları, okyanus koşullarındaki birçok durumu incelemek için sensörler taşırlar. Okyanus akıntıları ile sürüklenerek planktonların yaptığı gibi sabit bir derinlikte kendi yüzdürme kapasitelerini ayarlayabilirler.

Çapı 300 metre (984 ft) olan 16 M-AUE ile bir deney gerçekleştirildi. Botlar 10 metre (33 ft) derinlikte kalacak ve her 12 saniyede bir sesli sinyal aracılığıyla yörüngeler hakkında bilgi toplayacak şekilde programlandı. Araştırmacılar iç dalgaların, robot planktonu on beş dakikalık bir sürede alana yönlendirdiğini ve bu deney sonucunda elde ettikleri veriler ile Franks’ın tahminlerini desteklemiş oldular.

►İlginizi Çekebilir: OpenROV | Su Altı Keşif Robotu

Franks, “İç dalgalar suyu yukarı ve aşağıya hareket ettiriyor” demiştir. Bu da Plankton’un sabit bir deriniliği koruduğunda dalga oluştukça yukarıdan aşağıya yüzmek zorunda kalacağını belirtir. Ancak dalgalar aynı zamanda yatay bir akıma neden olmaktadır.

Özetle ekip, yüzerek yer değiştiren planktonun ve benzer şekilde davranan herhangi bir organizmanın veya robotun okyanus koşullarından yararlanarak sürüler halinde toplanıp hayatta kalma gereksinimlerini yerine getirdiklerini deneyler ile doğrulanmasına yardımcı oldu. Araştırmacılar, gelecekte robotlara fotoğraf eşleme becerileri kazandırmak ve daha yüzlerce planktona kameralar eklemeyi planlıyor. Böylece,korunan alanlarda larvaların hareketlerini inceleyecek ve hatta petrol sızıntılarını izleyebilecekler. Jaffe, “Sürüyü incelemek yepyeni bir okyanus araştırması” diyerek ilerideki birçok gelişmenin sinyalini veriyor. Araştırma Nature Communication dergisinde yayınlanmıştır.