Frekans Konvertörleri ve Doğa Koşulları

Solar pompalarda çatı uygulamalarına, çiftliklere ve diğer birçok lokasyona kadar, AC frekans konvertörleri doğrudan doğruya çeşitli doğal koşulların yaratmış olduğu zorluklarla karşılaşabilecekleri yerlere monte edilir. Yüksek ısı, soğuk hava, yağmur, kar, buzlanma, rüzgâr, titreşimler ve muhtemelen en önemlisi UV'ye maruz kalma, AC frekans konvertörlerin karşılaşabileceği tüm olası doğal durumlardır.
 

Konvertörlerle muhafaza sınıflandırmalarında, bir AC frekans konvertöründe Kuzey Amerika'ya özgü UL Tipi sınıflandırmaları, yaygın yağış olaylarını göz önüne alınarak açık hava kullanımı için UL Tip 3R sınıflandırma derecesi asgari olarak kullanılmaktadır. Her iki sistem de, tipik olarak, dış mekân kullanımı için derecelendirilecek IP66 veya UL Tip 4X gibi yüksek çevresel sınıflandırma derecelerine göre daha fazla şartname gerektirir. Bir ürünün IP66 veya UL Tip 4X olarak sınıflandırılması, mutlaka dış mekân kullanımı için uygun olduğu anlamına gelmez. Açıkça belirtilmemişse, onay için AC konvertör tedarikçinizle iletişime geçilmesi gerekir. AC frekans konvertörünüzün hava koşulları nedeniyle arızalanması istenmeyen bir durumdur.

Yüksek sıcaklıklarda AC frekans konvertörün serin tutulması önem taşırken, çalışma sırasında normal ortam sıcaklığının -10°C / + 14°F'nin altında olmasını beklediğinizde, devam eden çalışma için derating değerinin azaltılması gerektiğini bilmek önemlidir. Buna ek olarak, -25°C / -13°F altındaki depolama sıcaklıkları, AC konvertörünüzde sorunlara neden olabilir. Her iki durumda da, AC frekans konvertörü ısıtmak için bir araç sağlayarak çalışma boyunca dengeli bir sıcaklık elde etmek muhtemelen bu ortamlarda korumak için atılması gereken en önemli adım olacaktır. Buna ek olarak, buz oluşumunu önleme, AC  frekans konvertörünün bileşenlerinin nemle hasar görme olasılığını azaltacaktır.

Yüksek sıcaklık derecelerinde, AC frekans konvertörünün sıcaklıklarını dikkatle düzenlenmiş tutmak, her zaman en yüksek kapasiteyle çalıştığından ve uygulamalarınız için beklediğiniz güce sahip olmasından emin olmak için atılması gereken bir adımdır. Arka kanal soğutma çözümleri veya flanş montajı gibi yaratıcı montaj stratejileri, ısı üreten elemanları izole etmek ve aktif soğutma ihtiyaçlarını azaltmak için yardımcı olur. Buna ek olarak, sıvı soğutmalı çözümler yüksek ortam sıcaklıklarına daha sık rastlanan mükemmel alternatiflerdir. Yoğuşma, nem ve korozyon AC frekans konvertörleri üzerindeki etkiye sahiptir. Bağıl nemin daha yüksek seviyelerinde, özellikle okyanus alanlarında rastlanan yoğuşma ihtimali artacaktır. Ayrıca, bir nesnenin yüzey sıcaklığı (AC konvertörün ısı emicisi gibi) ile etrafındaki hava arasındaki geniş fark, yoğunlaşmanın oluşma olasılığını artırır. Bu yoğunlaşma, özellikle yüksek sıcaklıklarda diğer korozif maddelerle karıştırıldığında aşırı korozyona yol açarak ekipmanın erken devre dışı kalmasına neden olur.
 

► İlginizi Çekebilir: VLT HVAC Frekans Konvertörü

 

İlk durum, bir AC frekans konvertörünün; merkezi bir konuma monte edilmediğinde ısıtması ve soğutulması ile ilgilidir. Tahmin edebileceğiniz gibi, elemanlara monte edilmiş bir AC frekans konvertörüne bir ısıtıcı veya klima ünitesi uygulamak kolay değildir. En azından ısınmaya gelince, oldukça iyi çalışan bazı çözümler var. Örneğin, VACON^® 100 X için Arctic Mode Heater (Arktik Modlu Isıtıcı) seçeneği, konvertörün bir parçası olarak monte edilmiştir ve bu durum konvertörün IP66 / UL Type 4X açık alan derecesi korumasına izin veren bağımsız olarak çalışan dahili ısıtıcı ile donatılmasını sağlar.

İkinci durum ise, dışarıya monte edilmiş bir AC frekans konvertörü soğutmanın zorluklarından en önemlisi güneştir. Doğrudan güneş ışığı altında durması, konvertörü daha sıcak hale getirecektir. Bu, çok uzun süre doğrudan güneş ışığı altında duran bir arabaya binmenin bünyemizde yaptığı etkiye benzer bir durumdur. AC frekans konvertörleri kendilerini soğutmak için sınırlı bir kabiliyete sahip oldukları için daha fazla hassastırlar. Ancak güneş, AC frekans konvertörünün sıcaklığını yükseltmekle kalmaz. Ayrıca, görünür ışığa karışan ultraviyole (UV) radyasyona katkıda bulunur. UV radyasyonu, her tür malzeme ile farklı ve genellikle yıkıcı yollarla tepki verir. Hassas eşyalarımızı güneş altında bıraktığımızda renkleri biraz zaman sonra solmaya başlar. Birçok plastiğin renkleri de zamanla solacaktır. AC frekans konvertörleri dirençli malzemelerle düzgün şekilde tasarlanmadıysa yalnızca renk değişikliği gözükmez. UV ışınlarına bağlı olarak muhafazalar, parçalanmaya çatlamaya ve kırılmaya başlar. Bu, AC frekans konvertörü muhafazasının başka türlü değerlendirilme yeteneği azaltır. Muhafaza bozulduğunda, su ve toz tutma kabiliyetini kaybeder. Ancak UV radyasyonun etkilerini çeken tek unsur muhafaza değildir. Ekran veya kablo rakorları gibi diğer unsurlar 'UV ışınlarına dayanıklı' değillerse etkilenebilirler.



Güneşin, AC frekans konvertörüne olan etkisini en aza indirmek için kullanılabilecek bazı stratejiler vardır. AC konvertörler güneş ışığına doğrudan maruz kalmayacakları bir yere monte edilemezlerse, ilk seçenek doğrudan güneş ışığına maruz kalmasını önleyen bir güneşlik formunu eklemek olacaktır. Bu, tahrikleri UV etkilerinden korur ve aynı zamanda sıcak iklimlerde önemli olan aşırı ısınmayı azaltır. Bununla birlikte, kalkanın soğutma kanatları üzerindeki hava akışını engellemeyecek bir şekilde monte edildiğinden emin olunması gerekir. Bu ilk seçenek uygun değilse, en azından dış mekân uygulamaları için derecelendirilmiş bir AC frekans konvertörü seçilmelidir. Seçeceğiniz konvertör, UV hasarına dirençli özel muhafaza ve conta materyalleri ile ayrıca dış mekan uygulamalarında bulunan özel korozyon türleri için test edilerek yapılmış olmalıdır.

Gördüğünüz gibi, açık alanlar AC frekans konvertörü kurulumlarında benzersiz zorluklar vardır. Seçim ve kurulum sırasında akıllı, bilgilendirilmiş seçenekler üretmek, AC frekans konvertörünün olabildiğince uzun süre ve mümkün olduğunca verimli çalışmaya devam etmesini sağlamanıza yardımcı olacaktır.

Kaynak: