elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

3D BioPrinter'lar Artık Canlı Doku Üretebiliyor!

Son dönemlerin önemli teknolojisinden olan 3D yazıcılar, birçok alanda olduğu gibi tıp sektöründe de adından sıkça söz ettirmektedir. Daha öncesinde kemik, kıkırdak dokularına uygun protez mahiyetinde ürünler oluşturulabiliyorken yapılan araştırmalar neticesinde oluşturulan ürünlerin canlı kalması da sağlanabiliyor. Ayrıntılar haberimizde.



A- A+
24.02.2016 tarihli yazı 9724 kez okunmuştur.
Bilim adamları daha öncesinde geliştirdikleri 3D bioprinterlar ile başarılı sonuçlar elde ettiler. Bu kapsamda araştırmacılar biraz daha ileriye giderek oluşturulan dokuların canlı kalması konusunda önemli çalışmalarda bulundular. Geleceğe dair neler ifade ettiğini göstermek için, bilim adamları çene kemiği, kıkırdak gibi yapıların yanı sıra artık canlı doku üretebildiler.
 



İlginizi Çekebilir: 3D Printer'dan Nasıl Çıktı Alınır?
 

Yaklaşık 10 yıllık gelişim süreci olan bu teknoloji için, AnthonyAtala Wake ForestRejenaratif tıp enstitüsünde Doku Nakli ve Organ Baskı adı verdikleri sistem üzerinde çalışma yürüttüler. Daha öncesinden güvenirliğini kanıtlamış olan bu teknolojide yaralı, eksik veya hastalıklı dokunun yenilenmesi için kullanılabilecek. Çünkü her hastanın ihtiyaçları doğrultusunda kendisine özgü doku bilgisayar ortamından tasarlanacak. 3D bioprinterlar ileelde edilecek olan ürün için gerekli olan karmaşık yapıların oluşması, 3D printerlar ile aynı mantıkta gerçekleşmektedir. Fakat pilastik yerine canlı dokular için özel geliştirilmiş biometaller ve reçine kullanılıyor.
 



İlginizi Çekebilir: Yeni Nesil 4D Yazıcılar


Yapılan ilk denemelerde bioprinter ile oluşturulan ürünler bazı temel sorunlar içermekteydi. Bu sorunlar ilk olarak canlı dokular için, doğru ölçütü koruyamaması ve dokunun canlı kalmasını sağlayamamalarıydı. Dokuların canlı kalması hususunda en temel etki ise dolaşım sistemi verimli oluşturulamaması. Geliştiriciler bu durumu “Hücreler 200 mikrodan (0,07 inç) daha küçük kan damarları olmadan yaşayamaz ve bu da gerçekten çok ufak. Aynı zamanda yapılacak olan ürünün sadece yapılması değil doğalına uygun olması gerekiyor ve bu zorlayıcı bir faktör” olarak yorumluyor.

Yeni geliştirilen bioprinterlar ise bu konuların tamamının üstesinden gelebiliyor. Biyolojik olarak parçalanabilme özelliğine sahip, plastiğe benzer yapılı malzeme ile organların şekli oluşturulurken, su bazlı jel yapısındaki bir sıvı sayesinde bu hücrelerin yaşaması saplanıyor.

 


3D yazıcıların biyonik parçalarını test etmek için araştırmacılar canlı hayvanlar üzerinde bir dizi test gerçekleştirdiler. İnsanlar için ortalama boyutlarda üretilen dış kulak farelerin deri altına yerleştirildi ve incelemeye alındı. 2 ay geçtikten sonra kulağın yapısında bozulma olmazken kan dolaşımı gerçekleştiği saptandı. Kulak haricinde canlı olarak kas dokuları da üretildi. Üretilen bu kas dokularıda, fareler üzerindedenendiğinde kulakta olduğu gibi başarı gözlemlendi.
 


Fareler üzerinde yapılan bir başka gözlemde ise çene kemiğinde deforme olan kısımlar için kök hücre enjekte edildi. İşlemden 5 ay sonra damarlanmış kemik dokusu oluştu. Bu vesileyle 3D baskılı kemikler, insanlarda yüz hasarlarının tedavisinde kullanılabilirlik için umut vaat ediyor. Tüm bu denemeler neticesinde Atala, 3D baskılı dokuların doğru büyüklüklerde dayanıklı ve işlevlerini yerine getirebildiğini açıkladı. Bu sisteme göre bir hastanın fiziksel ve biyolojik ihtiyaçlarına göre yapısal olarak kararlı dokular ve bunların gereksinimleri bilgisayar ortamında gerçekleştirilebilir.
 


Yapılan çalışmalar sonucunda güvenirliği ve etkinliği kanıtlanmış ve araştırmacılar bu teknolojiyi insanlar üzerinde denemeye başlayabileceklerini düşünmekte. Bununla birlikte hala güvenirliğini incelemekte olduklarını ve bu konunun belirli bir süre daha incelenmesi gerektiğini belirtiyor.


Kaynak:


gizmodo
sciencemag
 
Recep Özdemir Recep Özdemir Yazar Hakkında Tüm yazıları Mesaj gönder Yazdır



ANKET
Endüstri 4.0 için En Hazır Sektör Hangisidir

Sonuçlar
Aktif etkinlik bulunmamaktadır.