elektrik port üyelik servisleri elektrik port üyelik servisleri

Denizin Altında Elektrik Saklı Olabilir mi?

Günümüzde küresel ısınmanın ana sebeplerinden birisi olan karbon emisyonları, tüm dünyanın ortak sorunu haline geldi. Bu soruna bulunan en etkili çözümlerden birisi şüphesiz elektrikli araçlar ancak bu da sanıldığı kadar kolay değil. Bu yazımızda karbon emisyonu sorununa bir nebze olsun çözüm olabilecek bir yöntemden bahsedeceğiz. Detaylar yazımızda.



A- A+
02.09.2021 tarihli yazı 4704 kez okunmuştur.
EV (electric vehicle) piller, son derece sürdürülebilir olmayan yollarla çıkarılan nadir metalleri kullanırlar. EV piller, elektrikli araçlardaki şarj ünitesinde kullanılan piller olarak tanımlanabilir. Elektrikli araçlarda kullanılacak pillerin birçok açıdan ele alınarak tasarlanmaları gerekmektedir. İlk olarak pillerin olabildiğince yüksek miktarda enerjiyi depolaması gerekir. Bunu yaparken ağırlık olarak olabildiğince hafif olmaları gerekir ki harekete engel olmasınlar. Elbette bunların yanında şarj süresinin de kısa tutulması gerekir. Bunların hepsi bir araya getirilerek en optimum çözüm elde edilmeli ve buna uygun tasarım yapılmalıdır.
 

 

Önceki nesillerde kurşundan yapılmış olan EV pillerin bu ihtiyaçları karşılamadığı fark edilmiş ve pil geliştiricilerinin büyük kısmı lityum iyon pillere odaklanmışlardır. Lityum haricinde nikel, kobalt, manganez gibi yer altından çıkartılan diğer nadir elementlere de ihtiyaç vardır. Bilim insanları, bu pillere güç sağlamak için alternatif çözümler ararken daha az karbon salınımına sahip ulaşım modellerine ihtiyaç duyduklarını farketmişlerdir. Vancouver merkezli bir şirket, bu elementlerin madenciliğine alternatif bir çözüm bulduklarını ve suyun altında birkaç bin fit bulunduğunu iddia ediyorlar.
Pasifik Okyanusu'nda, Hawaii kıyılarının yaklaşık 800 km açığında dünyanın en büyük polimetal yataklarının bulunduğu Clarion Clipperton Bölgesi yer alıyor. Polimetaller, birden fazla metalin bir araya gelerek oluşturduğu malzemeyi ifade etmektedir. Bunlar geri kazanım için uygun birden fazla metalin bir araya geldiği cevherlerdir. Birikmesi milyonlarca yıl alan bu birikintiler, bakır nikel ve kobalt ile birlikte büyük miktarlarda demir ve manganez hidroksit içermektedir. Bahsedilen kaynaklar, şirketin tahminlerine göre küresel EV ihtiyacının dörtte biri olan 280 milyon EV’ye güç sağlanmasını karşılayabilecek büyük bir güçteler.
 

 
İlginizi Çekebilir: Okyanus Dibinde Veri Merkezi
 
Şirket, bu minerallere ulaşabilmek için patlatma veya kazı gibi geleneksel yöntemler yerine deniz tabanındaki kayaları toplayacak dev bir elektrikli süpürge robotu kullanmayı planlıyor. Bu işlem yapılırken en önemli noktalardan birisi olan deniz tabanına en az zarar verecek şekilde toplamayı düşünüyor. Robot, denizin tabanındaki kayaları denizin yüzeyinde bulunan üretim destek aracına pompalayacak. Şirket, çıkartılan kayaların işlenmesinin de açık deniz tesislerinde yapılabileceğini söylüyor. Robotun ilk versiyonu şu an yapım aşamasında ve gelecek yıl testten geçmesi planlanıyor. Her şey yolunda giderse, ihtiyaç duyulan bu nadir elementlere deniz tabanına zarar vermeden rahatça erişim sağlanabilecek.
 
 
Kaynak:
 
eepower.com
interestingengineering.com

ANKET
Endüstri 4.0 için En Hazır Sektör Hangisidir

Sonuçlar
Aktif etkinlik bulunmamaktadır.