FIDIC Nedir? Dünya Genelinde FIDIC Sözleşmeleri
İnşaat sektöründe çalışıpta FIDIC sözleşmelerini duymayan hemen hemen hiç kimse yoktur. Özellikle son yıllarda adını sıkça duymaya alıştığımız ve özellikle ülkemizde son yıllarda artan yabancı fon destekli projelerde kullanılan sözleşmeler kısa adıyla FIDIC adı verilen Uluslararası Müşavir Mühendisler Federasyonu tarafından oluşturulan global bazda kabul edilmiş sözleşmelerdir.
22.10.2021 tarihli yazı 5635 kez okunmuştur.
Türkçesi Uluslararası Müşavir Mühendisler Federasyonu olan Fédération Internationale des Ingénieurs-Conseils (FIDIC); Fransa, Belçika ve İsviçre tarafından Avurapa merkezli olarak 1913 yılında kurulmuştur.
Ana kuruluş amacı öncelikli olarak Avrupa genelinde sonrasında ise Dünya genelinde mühendis ve müşavirler birliği oluşturmaktır. Ülkemiz ise Türkiye Müşavir Mühendisler ve Mimarlar Birliği üzerinden 1987 yılında FIDIC’ e dahil olmuştur. Bugün itibariyle 98 ülke Fédération Internationale des Ingénieurs-Conseils(FIDIC)’ e üyedir.Türkiye' nin FIDIC' e Üyeliği Ne Zaman Gerçekleşmiştir?
Türkiye’ nin FIDIC’ e üyeliği 1987 yılında gerçekleşse de yurt dışında faaliyet gösteren müteahhitlerin 1972 yılından itibaren Libya, Suudi Arabistan, Irak, Bahreyn gibi ülkelerde FIDIC sözleşmeleriyle işler yaptığı bilinmektedir. O yıllarda İngiliz Müşavir – Mühendislerin FIDIC kullarına göre kontrollük hizmetlerini gerçekleştirmeleri nedeniyle Türk Müteahhitleri’ nin ciddi sıkıntılar çektiği ve ciddi hak kayıplarının olduğu bilinmektedir. Bu kayıpların en büyük nedenlerinden birisi de FIDIC formlarının her maddesinin uygulamaya konulurken bir yazışmaya ihtiyaç olmasıdır.
O yıllarda bölgede bulunan İngiliz ya da İsveçli müşavir-mühendislerinin, ülkemizde alışılmış kontrollük hizmetlerinden farklı olarak FIDIC kurallarına göre ve FIDIC’ teki “Mühendis” anlayışı içerisinde yapmaları nedeniyle o dönem bölgede iş yapan müteahhitlerimiz ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalmışlardır. FIDIC’ e göre hak ettikleri ve alabilecek oldukları haklarını çoğu zaman alamamışlardır, çoğu zamanda böyle bir hakkın mevcut olduğunun farkına varamamışlardır. Bu durumun en önemli nedenlerinden birisi de FIDIC Form’ unun her maddesinin tatbikatının bir yazışmaya ihtiyaç gösterdiği hususunun müteahhitlerimizin gözünden kaçmış olmasıdır. Bu konuyla ilgili olarak özellikle Kırmızı Kitap (Red Book)' ın 1987 4th Edition’ ın, 5. Maddesi İş Sahibi’ nin 33 maddesi Mühendis’ in, 29 maddesi Müteahhit’ in yazacağı yazıları içermektedir.
Bölgede iş yapan İngiliz ya da İsveçli müşavir-mühendislerinin kendi anlayış ve hukuklarına göre yaptıkları bazı tatbikatlarda, sözleşmenin dikkatli okunmamış ve detaylı incelenmemiş olması nedeniyle, sözleşmesel reaksiyonların belirlenmiş süre içerisinde alınmamış olması da hakların kaybına neden olduğu gibi; Müteahhit-Mühendis ilişkilerinin bozuk bir düzen içerisinde yürümesine de neden olmuştur. Günümüzde bile FIDIC sözleşmesiyle çalışan bazı müteahhitlerimiz, benzer, hatta aynı gerekçeler ile sözleşmesel haklarından tam anlamı ile yararlanamamaktadır.
Günümüzde müteahhitlerimiz FIDIC Form Sözleşmesinin uygulamasını yalnızca yurt dışında değil, yurt içinde de kullanmak zorunda kalmışlardır. Zira gerek yabancı sermayedarların Türkiye’ de yapmakta oldukları yatırımın inşaat bölümü ile ilgili olarak gerek Dünya Bankası ve gerekse de benzeri uluslararası kredi kuruluşlarından alınan kredilerde veya kredi kullandırma şartlarında, yapılacak işlerle ilgili sözleşmelerin FIDIC Formu’ na göre tanzimi istenilmektedir. Bundan dolayı FIDIC Formu’ nun tatbikatı Türk müteahhitler için, yurt içerisinde de büyük önem arz etmektedir.
Türk inşaat firmalarının yurtdışında aldıkları iş miktarı her geçen gün artmaktadır. Ekonomi Bakanlığı’ nın verilerine göre Türk yüklenicilerinin 2012 yılında yurt dışında üstlendikleri projelerin toplamı 26,6 milyar dolardır. 2021 yılında bu rakamın 18,3 milyar seviyelerine gelmiştir. İş hacminin bu denli artmasıyla beraber yürütülen işlerde oluşan şartlarda farklı durumlar da ortaya çıkmıştır. Değişen bu şartlar karşısında sağlam, taraflar arasında risklerin daha adilane dağıtılmasını amaçlayan ve sorunların daha kolay çözümü için sözleşmelere ihtiyaç duyulmuştur.
Uluslararası projelerde en yaygın olarak tercih edilen sözleşme tipi FIDIC’ tir. FIDIC mevzuatının, değişen şartlara göre sürekli olarak güncellenmesi ve bu sayede taraflar arasında oluşabilecek problemlerin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
Finansörü uluslararası kredi kuruluşları olan projelerde, idare ve yüklenicinin taraf olduğu olduğu sözleşmelerin FIDIC mevzuatına uygun şekilde hazırlanması gerekmektedir. Bundan dolayı spesifik bir format olan FIDIC sözleşme tipi ve mevzuatı hakkında bilgi sahibi olmak büyük önem arz etmektedir. Kamu İhale Kanunu’ nun 3. maddesinde yer alan düzenleme ile idarelere FIDIC sözleşmelerini kullanabilme imkanı verilmiştir. Türkiye’ de son yıllarda özellikle belediyelerle uluslararası kredi kuruluşları arasında imzalanmış olan anlaşmalar sonucunda pek çok altyapı projesi gerçekleştirilmekte ve bu projelerin birçoğunda FIDIC sözleşmelerinin kullanımı ülkemizde gitgide yaygınlanmıştır.
Ülkemizde finansmanı devlet tarafından sağlanan yapım işleri için önceden kullanılan Devlet İhale Kanunu(DİK)’ ndan vazgeçilerek; Dünya Bankası ve Avrupa Birliği’ nin ihale mevzuatıyla uyumlu hale gelmesi için Kamu İhale Kanunu(KİK)’ na geçişmiştir.
FIDIC sözleşmesiyle ihaleye çıkılan işlerde, idarenin hazırlamış olduğu özel şartnamelerin ihalenin yapıldığı ülkenin yasa, kanun, yönetmelik vb. mevzuatlara da uygun olması gerekmektedir. İlgili sözleşmeler genellikle detaylı şekilde incelenmediği takdirde genellikle yüklenicinin aleyhine yorumlanmaktadır. Bu tarz problemler FIDIC sözleşmelerinde; İdarelerin Özel Hükümleri düzenlerken rahatça aşabileceği hususlardır.
FIDIC Şartnameleri; Dünya Bankası’ nca tavsiye edilmesi ve Dünya Bankası’ nın standart sözleşmelerinin bir parçası olması nedeniyle özel bir önem kazanmıştır. 9 Mayıs 2005 tarihinden itibaren uyumlu metin olarak adlandırılan sürümüyle KK 1999, Dünya Bankası ve diğer çok taraflı gelişim bankalarınca tavsiye edilmektedir. Yayınlar sözleşmeye konu yapı işinin nasıl oluşacağı hususunda açıklamaların yer aldığı genel hükümler bölümü ile işin ve işin yapılacağı yerin özellikleri nedeniyle genel hükümler üzerine ilaveler ve/veya değişiklikler yapan Özel Hükümler olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır.
Bölgede iş yapan İngiliz ya da İsveçli müşavir-mühendislerinin kendi anlayış ve hukuklarına göre yaptıkları bazı tatbikatlarda, sözleşmenin dikkatli okunmamış ve detaylı incelenmemiş olması nedeniyle, sözleşmesel reaksiyonların belirlenmiş süre içerisinde alınmamış olması da hakların kaybına neden olduğu gibi; Müteahhit-Mühendis ilişkilerinin bozuk bir düzen içerisinde yürümesine de neden olmuştur. Günümüzde bile FIDIC sözleşmesiyle çalışan bazı müteahhitlerimiz, benzer, hatta aynı gerekçeler ile sözleşmesel haklarından tam anlamı ile yararlanamamaktadır.
Günümüzde müteahhitlerimiz FIDIC Form Sözleşmesinin uygulamasını yalnızca yurt dışında değil, yurt içinde de kullanmak zorunda kalmışlardır. Zira gerek yabancı sermayedarların Türkiye’ de yapmakta oldukları yatırımın inşaat bölümü ile ilgili olarak gerek Dünya Bankası ve gerekse de benzeri uluslararası kredi kuruluşlarından alınan kredilerde veya kredi kullandırma şartlarında, yapılacak işlerle ilgili sözleşmelerin FIDIC Formu’ na göre tanzimi istenilmektedir. Bundan dolayı FIDIC Formu’ nun tatbikatı Türk müteahhitler için, yurt içerisinde de büyük önem arz etmektedir.
Türk inşaat firmalarının yurtdışında aldıkları iş miktarı her geçen gün artmaktadır. Ekonomi Bakanlığı’ nın verilerine göre Türk yüklenicilerinin 2012 yılında yurt dışında üstlendikleri projelerin toplamı 26,6 milyar dolardır. 2021 yılında bu rakamın 18,3 milyar seviyelerine gelmiştir. İş hacminin bu denli artmasıyla beraber yürütülen işlerde oluşan şartlarda farklı durumlar da ortaya çıkmıştır. Değişen bu şartlar karşısında sağlam, taraflar arasında risklerin daha adilane dağıtılmasını amaçlayan ve sorunların daha kolay çözümü için sözleşmelere ihtiyaç duyulmuştur.
Uluslararası projelerde en yaygın olarak tercih edilen sözleşme tipi FIDIC’ tir. FIDIC mevzuatının, değişen şartlara göre sürekli olarak güncellenmesi ve bu sayede taraflar arasında oluşabilecek problemlerin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
Finansörü uluslararası kredi kuruluşları olan projelerde, idare ve yüklenicinin taraf olduğu olduğu sözleşmelerin FIDIC mevzuatına uygun şekilde hazırlanması gerekmektedir. Bundan dolayı spesifik bir format olan FIDIC sözleşme tipi ve mevzuatı hakkında bilgi sahibi olmak büyük önem arz etmektedir. Kamu İhale Kanunu’ nun 3. maddesinde yer alan düzenleme ile idarelere FIDIC sözleşmelerini kullanabilme imkanı verilmiştir. Türkiye’ de son yıllarda özellikle belediyelerle uluslararası kredi kuruluşları arasında imzalanmış olan anlaşmalar sonucunda pek çok altyapı projesi gerçekleştirilmekte ve bu projelerin birçoğunda FIDIC sözleşmelerinin kullanımı ülkemizde gitgide yaygınlanmıştır.
Ülkemizde finansmanı devlet tarafından sağlanan yapım işleri için önceden kullanılan Devlet İhale Kanunu(DİK)’ ndan vazgeçilerek; Dünya Bankası ve Avrupa Birliği’ nin ihale mevzuatıyla uyumlu hale gelmesi için Kamu İhale Kanunu(KİK)’ na geçişmiştir.
►İlginizi Çekebilir: Yaklaşık Maliyet ve 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu
Dünya Genelinde FIDIC Sözleşmelerinin Durumu
Dünya genelindeki inşaat sözleşmeleri incelendiğinde inşaat sözleşmelerinin yaklaşık %30’ u FIDIC esaslı sözleşmelerden oluşmaktadır. Bundan dolayı FIDIC sözleşmelerine tam olarak hakim olmanın sağlayabileceği yararlar tahmin edilenin çok daha ötesindedir.FIDIC sözleşmesiyle ihaleye çıkılan işlerde, idarenin hazırlamış olduğu özel şartnamelerin ihalenin yapıldığı ülkenin yasa, kanun, yönetmelik vb. mevzuatlara da uygun olması gerekmektedir. İlgili sözleşmeler genellikle detaylı şekilde incelenmediği takdirde genellikle yüklenicinin aleyhine yorumlanmaktadır. Bu tarz problemler FIDIC sözleşmelerinde; İdarelerin Özel Hükümleri düzenlerken rahatça aşabileceği hususlardır.
FIDIC Şartnameleri; Dünya Bankası’ nca tavsiye edilmesi ve Dünya Bankası’ nın standart sözleşmelerinin bir parçası olması nedeniyle özel bir önem kazanmıştır. 9 Mayıs 2005 tarihinden itibaren uyumlu metin olarak adlandırılan sürümüyle KK 1999, Dünya Bankası ve diğer çok taraflı gelişim bankalarınca tavsiye edilmektedir. Yayınlar sözleşmeye konu yapı işinin nasıl oluşacağı hususunda açıklamaların yer aldığı genel hükümler bölümü ile işin ve işin yapılacağı yerin özellikleri nedeniyle genel hükümler üzerine ilaveler ve/veya değişiklikler yapan Özel Hükümler olmak üzere iki kısımdan oluşmaktadır.
Kaynaklar:
►fidic.org
►4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu
►Türkiye Müteahhitler Birliği
►Yapım İşleri İhale ve Sözleşme Mevzuatının FIDIC Şartnamelerine Göre Değerlendirilmesi; A. Batu Atagündüz
►4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu
►Türkiye Müteahhitler Birliği
►Yapım İşleri İhale ve Sözleşme Mevzuatının FIDIC Şartnamelerine Göre Değerlendirilmesi; A. Batu Atagündüz
YORUMLAR
Aktif etkinlik bulunmamaktadır.
- Dünyanın En Görkemli 10 Güneş Tarlası
- Dünyanın En Büyük 10 Makinesi
- 2020’nin En İyi 10 Kişisel Robotu
- Programlamaya Erken Yaşta Başlayan 7 Ünlü Bilgisayar Programcısı
- Üretimin Geleceğinde Etkili Olacak 10 Beceri
- Olağan Üstü Tasarıma Sahip 5 Köprü
- Dünyanın En İyi Bilim ve Teknoloji Müzeleri
- En İyi 5 Tıbbi Robot
- Dünyanın En Zengin 10 Mühendisi
- Üretim için 6 Fabrikasyon İşlemi
- DrivePro Yaşam Döngüsü Hizmetleri
- Batarya Testinin Temelleri
- Enerji Yönetiminde Ölçümün Rolü: Verimliliğe Giden Yol
- HVAC Sistemlerinde Kullanılan EC Fan, Sürücü ve EC+ Fan Teknolojisi
- Su İşleme, Dağıtım ve Atık Su Yönetim Tesislerinde Sürücü Kullanımı
- Röle ve Trafo Merkezi Testlerinin Temelleri | Webinar
- Chint Elektrik Temel DIN Ray Ürünleri Tanıtımı
- Sigma Termik Manyetik Şalterler ile Elektrik Devrelerinde Koruma
- Elektrik Panoları ve Üretim Teknikleri
- Teknik Servis | Megger Türkiye
ANKET